DOLAR

30,1045$% -0.01

EURO

32,7584% -0.03

STERLİN

38,0444£% 0

GRAM ALTIN

1.962,95%-1,24

ÇEYREK ALTIN

3.323,00%-0,32

BİTCOİN

1302035฿%1.00412

İmsak Vakti a 02:00
Diyarbakır HAFİF YAĞMUR
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Kötülerle Mücadeleye Çağırıyorum..!

Kötülerle Mücadeleye Çağırıyorum..!
4

BEĞENDİM

ABONE OL

‘‘Yaşamayı Ölecek Kadar Seviyorum’’  Diyenlerin Hatırına Ses Çıkarın, Soyadıymış, Mevkisiymiş, Etkiliymiş Ayırt Etmeden Kötülerle Mücadeleye Çağırıyorum..!

 

HEP ten DEM Partiye, Kürt halkının siyasal alandaki siyasi mücadelesi her taraftan saldırılar ve içten ihanet kokularıyla çok kötü bir sürece doğru hızla giderken ben ve ben gibi düşünen halkın çoğunluğu gidişatın iyi olmadığını söylerken; söylemlerin doğruluğu her geçen gün daha bariz ortaya çıkıyor.

Geçmiş haftalarda yazmış olduğum “Savaş, Ölünce Değil; Düşmana Benzeyince Kaybedilir” yazımda birkaç öneride ve sitemde bulunmuştum. Bugünkü yazımda son bir defa halkın düşüncelerine tercüman olacağım, eğer dikkate alınmazsa halkın dile getirdiği eksiklikleri ve yanlış gördüğü yönetici, yetkili, vekil, eş başkan kim varsa isim, isim kamuoyunu bilgilendirmek için yazacağım.

Seçim sürecinde başlayan aday adaylığı için başvuran, parti tüzüğümüz parti ahlakımız, parti kültürümüzden uzak, eş başkanlığı kavramamış insanların başvurusunun kabulü (bende aday adayıydım) bazı içimizdeki çokbilmişler ‘‘Başvuru herkesin demokratik hakkıdır’’ diyorlardı. Ben; bu parti yolgeçen hanı değildir. Halkın, demokrasi ve özgürlük için vermediği bedel kalmamış bir partidir. Diyordum.

Biz bugünlere kolay gelmedik. Ölüm, zindan, işkence, fakirlik ve yaşanmaması gereken insanlık dışı saldırılara rağmen;  çay kaşığıyla topladığımız kazanımlarımızı birkaç kişinin mevki – makam / kafa – kol / ahbap – çavuş ilişkileriyle, kepçeyle geri alınmasını kabullenemeyenleriz!

Yeşil Sol Parti genel seçimlerde oy kaybı yaşayınca (benim için Diyarbakır’da hezimete uğradık) halkın eleştiri ve önerileri için bir dizi toplantı yaptı. Bu toplantılardan ders çıkardığını deklere ederek halkın taleplerini bire bir uygulayacağız dedi. Yerel seçime giderken önseçim yaptı önseçimde olumsuzluklar oldu ilk olduğu için hepimiz sessiz kabullendik. Gel gör ki! Dipten aynı filmler devam etti özellikle belediye meclis üyelerinin belirlenmesinde. Hiçbir yetkisi olmayan, mülakat komisyonları yine kuruldu.

Seçim öncesi Batmanda yaşanan olumsuzluk, seçim süreci diye geçiştirdik. Birecik ile başlayan istifalar, iyi okursak çok manidardır. İçimize atanmış kayyımlara işarettir. Bu insanların aday gösterilmelerinden, sorumlu olanlar derhal disipline verilip teşhir edilip uzaklaştırıldıkları, halkla paylaşılmalıdır.

ŞİMDİ HALK SORUYOR!

Dem Partinin Disiplin Kurulu yok mu? Varsa neden hiç kimse disipline verilmiyor? Tüm gerilemenin sebebi, Halk mıdır? Yetki alanlar hepsi suçsuz ve günahsız mıdır?

Önceden teşhir ve uzaklaştırma vardı. Şimdi neden yok?

Biz halka hesap vermeyi; yanlış yapanları bizim bilme hakkımızı neden uygulamıyorsunuz!

Kürt siyasi hareketini ve Kürt halkını kariyer ve maddi gelir, basamağı olarak kullanan birçok iş insan, sanatçı, siyasetçi, avukat, mühendis ve hatırlamadıklarım oldu, olacaktır. Artık Yeter neye mal olursa olsun Önlem alınsın!

Onlarca yıllık siyasetimizde hala öğrenemedik mi? Oportünistlerin zarardan, kendi menfaatlerinden başka bir şey bilmediklerini.

Gündüz bizimle stratejik ekoloji düşmanı barajlara karşı eylemde durup, Akşam aile şirketiyle devletten baraj ihalesi alan siyasetçiler,

Yurtsever kimliği kullanıp, halkın desteğini kendi çıkarları için kullanıp, siyasetimize zarar verenler.

Artık bu yanlış yoldan dönmenin vaktidir. Parti içinde gerçekten içi yananlar; sıra sizde, disiplin ve teşhir uygulanmazsa, halkının, özgürlüğü için ‘‘Yaşamayı Ölecek Kadar Seviyorum’’ diyenlerin hatırına ses çıkarın, soyadıymış, mevkisiymiş, etkiliymiş ayırt etmeden kötülerle mücadeleye çağırıyorum.

İçimizde çürüme var ve önümüzde seçimlere uzun bir süre varken, bu çürümeye önlem almazsak kesin altını çizerek yazıyorum ‘‘barajı zor aşarız; Diyarbakır’dan 5  vekil çıkarsak başarı sayarlar. ’’   11.08.2024

 

Biz Kürt Halkı; İçimizde ki Kötüleri Bitirmeye Gücümüz Var..!

 

 

Mîr Hasan BEG

mirhasanbg@gmail.com

Devamını Oku

Ne Kürt meselesi vardır; Ne de Kürt sorunu. Kürdü hazmedememe sorunu vardır!

Ne Kürt meselesi vardır; Ne de Kürt sorunu. Kürdü hazmedememe sorunu vardır!
5

BEĞENDİM

ABONE OL

Ne Kürt meselesi vardır; Ne de Kürt sorunu.

Kürdü hazmedememe sorunu vardır!

Kürt Meselesi veya Kürt sorunu yoktur. Sadece Kürdü sorun ve mesele gören zihniyetler vardır.

Kürtler tarihçilerin de kabul ettiği gibi bin yıllardır kendi topraklarında yaşamış bir halktır.

İnsanlığın ilk yerleşik hayata geçen ve uygarlığı inşa edecek, medeniyeti yaratan Kürtler, bugün bazı kendini bilmezler tarafından sorun veya mesele olarak görülmeye ve öyle etiketlenmeye çalışılsa da kesinlikle sorun Kürtlerin tarihini ve uygarlığını medeniyetinin bilinmesini istemeyenlerdir.

Yerleşik hayata geçerken ilk olarak Tanrıçalara inandılar sonra Tanrılara ardından Tanrı Krallara ve son olarak Nuh Peygamber ile birlikte sonsuza devam edecek Tek Tanrı inancı ve Elçilerine inandılar yani; Kürtler her zaman arayış içinde olan bir halk olmuştur.

Her zaman zenginliklerini tüm insanlıkla paylaşmayı bilmiş, insanlığın gelişmesi ve dillere, dinlere, yaşam biçimlerine değer vererek toplumsal birlikte yaşama inanmış bir halk olmuştur.

Kürtler ilk ihanetlerini binlerce yıl önce Hindistan’dan getirdikleri Parsek Acemlerden yemiş ve o günden sonra hep ihanetlerle yaşamak zorunda kalmış lakin inandıklarından vazgeçmemiştir.

Parsek Acemler, kendi kimliklerini silip kendilerini Kürtlerin ana kaynağı olan Arî (Aryen) olarak göstermiş ve Kürtlerin tüm kazanımlarını tarihlerini kendilerine yazmışlardır. Bugünkü deyimle devşirme olurken ihanetleri hiç bitmemiştir.

Bugün İran (Aryen) diye kendilerini kabullendirmek isteseler de hiçbir zaman Arî (Aryen) ahlakı ve medeniyetini yaşayacak kapasiteleri olmamıştır.

İsmail Hênnîye’ni Katledilmesinde çok soru işaretleri vardır. Yıllardır kendi idam devletlerini ayakta tutmak için İsrail ile dalaşmalarına rağmen aklıselim olan tüm siyasal analistler, İran ile İsrail arasında ki sataşma danışıklı dövüş gibi göründüğü şüpheleri taşır.

Şöyle ki Irak ile yıllarca savaşıp savaşın kazananı olmadan bitmesi. Mekke de saldırı düzenlemesi sadece İslam içinde kendi ideoloji ve egemenliğini yaymaya çalışması, her ne kadar Hz Âlî taraftarı olduklarını söyleseler de Hz Âlî’nin öğreti ve ahlakıyla hiçbir alakaları yoktur.

Kendi içinde muhalif olanları özellikle Kürtler olmak üzere acımasızca idam etmekten geri durmayan bu yönetim kabul edilemezdir.

Gelelim Türkiye’de ki Kürtler; yaptığım araştırmalara göre Türkiye de yaklaşık +- 50 milyon değişik inançlara sahip Kürt yaşamaktadır bunların bir kısmı asimile olmuş, bir kısmı entegre olmuş, bir kısmı rüzgârgülü olmuş, bir kısmı devşirme olmuş, aşağı yukarı 25 – 30 milyon ise Kürtlüğüyle kalmıştır.

Bugün Türk halkıyla Kürt halkı arasında ikilik çıkarmak isteyenler devşirmeler ve rüzgârgülü olanlardır.

AKP ilk yola çıktığında birlikte yaşam köprüsü kurmaya çalıştığını söylemiş, tıkandığı yerde iktidarız lakin muktedir değiliz demiştir. Ancak AKP ye her türlü desteği verenler şimdi görüyorlar ki amaçları sadece iktidar olmakmış. Muktedirliği kendi elleriyle küçük ortaklarına teslim etmişlerdir.

Emperyalistlerin dünya düzenini değiştirmek ve hegemonyalarını dünyaya yaymak için uydurdukları ulus devlet modeli bizim topraklarda uygulanacak bir sistem değilken; 1789 tarihli Fransız ihtilalı incelendiğinde ihtilalın en büyük sebebi Osmanlıyı yıkmak ve kapitalizmi İslam ülkelerine yaymak olduğu aşikârdır. (bu konuyu açabilirim merak edenler araştırsın, özellikle ‘‘Gâvur padişah lakaplı’’  2. Mahmut’un tahta çıkması önemli bir dönemeçtir.)

Sonuç olarak Kürtler ilk tarımı, ilk barınağını, ilk ibadetini yaptığı topraklarda on binlerce yıldır uygarlığı başlattıkları topraklardadır.

Ne Kürt meselesi vardır; Ne de Kürt sorunu.

Kürdü hazmedememe sorunu vardır!

Acılarını Ağıta Döken

Ağıtlarına Tilîlî Çeken

Tilîlîyle Govend çeken

Govendlerin de yaşadıklarını

Folklor ile anlatan

Dünyanın ilk yerleşik halkına KÛRD Halkı denir!

Mîr Hasan BEG

mirhasanbeg@gmail.com

06.08.2024

Devamını Oku

Yaşamı – Savaşı – Barışı Anlatan Govendini Hiçbir Güç Yok Edemez!

Yaşamı – Savaşı – Barışı Anlatan Govendini Hiçbir Güç Yok Edemez!
4

BEĞENDİM

ABONE OL

Kürdün Kültürel Varoluşu folklorunun ana teması; Yaşamı – Savaşı – Barışı anlatan Goven’dini hiçbir güç yok edemez!

Değerli okurlarım Ortadoğu barut fıçısı, Türkiye ekonomik ve siyasi hezeyan içinde. Sorunlar almış başını giderken kartopu çığa dönüşürken halkın %70i altında kalmış, lakin siyasi iktidar ve ortağı yandaşları ve kurumlarıyla hiç bir şey olmamış gibi ‘‘Cambaza bak’’ taktiği ve sunî gündemler yaratıyor. Fakat ne yapsa da düşüşünü engelleyemiyor.

Kendi Kanaatim ve düşüncem AKP ile CHP, A ve B planı olmak üzere ileriye dönük anlaşmışlar gibime geliyor. Bu konu ile ilgili düşünce ve kanaatlerimi araştırmalarımı geliştirip ileriki yazılarımda daha açacağım.

Gelelim gündem başlıklarına:

Meclisin tatile gireceği son günlerde, AKP kötü ekonomi yönetiminden muhalefeti uzaklaştırmak adına ve halkla belediyeleri karşı, karşıya getirme düşüncesiyle; hiç zamanı değilken sokak köpeklerini hedef alan belediyeleri onları katletmeye zorlayan bir yasa gündeme attı. CHP yine bildiğimiz tavır ve tepkiyle sadece bu konuya odaklandı ve bu sayede diğer muhalefette, CHP nin ardından tüm sorunları bırakıp sokak köpekleri yasasına yoğunlaştı.

Ben dini inancım gereği karıncayı dahi rahatsız etmemem öğretilmiş bir insanım, tabi ki köpeklerin katliamına ve belediyelerin cellât yapılmasına karşıyım.

Bu boşlukta AKP boş durur mu hemen Kürdün Govend’ine (halay) çeşitli manalarla yasak getirme ve govend severleri bastırma Kürdün kültürünün batıyla ve turistlerle buluşmasına engel olmak adına,  Govend oynayanları gözaltına almaya tutuklamaya başladı.

Muhalefet partileri yapmazsa da DEM Partinin AKP’nin düşüşünü hızlandırmak için her konuya ayrı bir komisyon ve ekip kurmasını öneririm. DEM Partinin iktidar ve CHP medyası tarafından sansürlendiği CHP medyası ayıp olmasın bâbında DEM Partiye yer verdiği açık bir ikircilliktir.

Cumhur ittifakı yerel ve millî söylemleri, boş bir kandırmacadır. Trakya’dan Anadolu’ya ve Mezopotamya’ya hiçbir zaman ve hiçbir kuvvet bu toprakları Tek tipleştirememiştir. Yapmak isteyenler kâdim halkların karşı duruşları ve her birinin kendi kültür ve inançlarını korudukları binlerce yıl değişmemiştir.

Gelelim belediyelerin SGK borçları oyununa; İlk tavsiyem DEM partili belediyelere borçları yapılandırıp, hemen kayyımın ödemediği borçlar hakkında hukuki işlem başlatmalıdırlar. Kanun döneminin borçlarını yapan başkanları ödeme yapmamışlar ise açık suçlu sayıyor. Hukukçular gerekli araştırma ve başvuruları yapmalıdır.

Temmuz ayı itibarı ile 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 20. 776 TL Yoksulluk sınırı 62.302 TL olmuşken, emeklilere günlük 83 Liraya tekabül eden sadaka mahiyetindeki sözde zam kabul edilemez bir yaşam biçimi hali almıştır.

Diyanet günde 260 Milyon TL harcarken sarayın 1 saatlik giderini yazmıyorum, çünkü her saat yükseliyor. Bu israftır ve haramdır, Dini Bütün Müslümanları bu israf ve kayırmacı sisteme demokrasi içinde seslenmeleri ve kabullenmemeleri İslam dininin inancı gereğidir.

‘‘Azdan Çok, Çoktan Hiç vergi’’ yasası kabul edilemez.

Yandaş şirketlerin milyarlara varan borçlarının silinmesi, fakire sen sağılırsın ve ses çıkaramazsın demektir.

Büyük mükellefler vergiden zarar gösterip hiç ödeme yapmazken gariban bakkal Ahmet amcaya satış fişi kesmese ceza yiyecek. 10 lira harçlık bulup bir âromalı buz almak isteyen çocuk fiş almazsa ebeveynlerine 50 Bin Liralık ceza ile eve dönecek.

Ben bu adaleti kabul etmiyorum sizlerde etmeyin derim.

Ve acilen Gandi’nin Tuz eylemi, Arjantin’in Yumurta eylemi vd. ülkelerde ses getiren değişik Demokratik itaatsizlik eylemlerinden daha etkili bir sivil itaatsizlik eylemi bulmamız gerektiğini düşünüyorum.

Aldığım notlar çok yaşadıklarımız öyle anlık değişiyor ve gündem karmaşası içinde nereye bakacağımızı, yakalayamıyoruz.

DEM Parti nin tüm gündeme hakim ve belirleyici bir konum alması çok önemli naçizane tavsiyem; Garo Paylan öncülüğünde ekonomi ekibi. Hûda Kaya öncülüğünde muhafazakârlarla buluşma ekibi.

Cezaevindeki siyasi tutsaklarla ilgili Sayın Figen Yüksekdağ ve Sayın Selahattin Demirtaş, baz alınarak tüm siyasi tutsakların bırakılması için de atılgan gözü pek ve donanımlı bir ekip kurmalıdır.

Yazımın sonuna gelirken Her yerde Govend (Halay) Diyorum.

Kürdün Kültürel Varoluşu folklorunun ana teması; Yaşamı – Savaşı – Barışı anlatan Govendini hiçbir güç yok edemez!

 

29.07.2024 Mîr Hasan BEG

mirhasanbeg@gmail.com

Devamını Oku

“Savaş, Ölünce Değil; Düşmana Benzeyince Kaybedilir”

“Savaş, Ölünce Değil; Düşmana Benzeyince Kaybedilir”
8

BEĞENDİM

ABONE OL

Aliya İzzetbegoviç’in sözüyle başlamak istiyorum: “Savaş, ölünce değil; düşmana benzeyince kaybedilir.” 

Meclis çatısı altında, sayın Ali Bozana zorbalık ve fiziki -şiddet ile yapılan saldırıyı en sert biçimde kınıyorum. Yapılan saldırı tüm Dem parti seçmenlerine ve Türkiye demokrasisine yapılmıştır.

Bazılarının beklentisi gibi AKP yi eleştirmeyeceğim, çünkü ‘‘bir lokma – bir hırka ve bir yüzükle yola çıkıp; ayranı unutmuş ejder meyveli smoothie ve ıstakoz masalarına oturmuş.’’ Meclis çatısı altında Ülke geleceği ile ilgili kaygısı olmayan, görevi yalnızca sarayın emir kulluğunu yapmak olan insanların kıskançlıkları ve yetersizliklerini eleştirilecek hiçbir vasıfları kalmamıştır gözümde.

Sözüm DEM parti vekillerine ve yöneticilerinedir; gidişatınız halkımızın özgürlük ve demokrasi mücadelesine zarar vermeye başlamıştır. 3. Yol ve radikal demokrasi şiarıyla yapmanız gereken siyasetten uzaklaştığınız, halkımız tarafından konuşulmaya başlanılmış ve Dem parti siyaseti halkımız tarafından ağır eleştirilere maruz kalmaktadır. Öncelikle Dem partide temsil alanların bilmesi gereken ilk şart Partimiz kitle partisi değildir, Partimiz bir halk hareketidir. Bazılarının kafa – kol/ gruplaşma sevdalarına teslim edilmeyecek kadar asil ve onurlu bir harekettir.

Bu bağlamda:

1) Sayın vekil darp edilirken ki aldığı darbeleri halkımız kendi darp edilmiş gibi yüreğinde hissetmiştir.

2) Alçak saldırı esnasında meclis çatısı altında olup saldırıyı sadece izleyen DEM li vekil varsa derhal uyarılmalı ve çıkıp darp edilmiş Ali Bozan ve DEM parti seçmenlerinden özür dilemelidir.

3) Seçmenler sizi ‘‘Kürde kafatasçı, faşistler’’ diyen Ahmet Şıkın mekânında içip siyaset yapmanız için seçmedi.

4) Sezgin Tanrıkulunun parmağında CHP nin bagajı olmanız için seçmedi. CHP sevdanız devam ederse metropolleri kaybeder; seçimde %7 olan Barajın, B harfini göremeyiz.

5) Devrimci ve mücadeleci geleneğimizi; marjinal örgütlerin basın açıklaması standardına indirme hakkı vermedi.

6) DEM Parti geleneği Radikal Demokrasiyi, Eşitliği, Ekolojiyi ve İnsan Haklarını Yaşayan ve Yaşatmaya gönül vermiş insanların örgütlenmesidir.

7) her isteyenin, istediğinde aday olma ve temsiliyet alma hakkı yoktur. Aday olma ve temsiliyet hakkı 6. Maddede yazdığım ilkeleri özümseyerek yaşayanlar ancak temsil hakkı almalıdır.

Yazımın sonuna gelirken bir çift sözümde Diyarbakır Barosuna olacak.

Baroyu eleştirme nedenim, Hukukun üstünlüğüne inancımdandır…

Diyarbakır barosunun bazı avukatları kapitalist oligarkların tahsilâtçılığını yapmak için alacak tahsildarlığı için yarışıyorlar. Bir kısım avukat ise kapitalizmin, dejenere etme tüketim toplumu yaratma kolu olan Cafe işletmeliği için yarışıyor. Özellikle Cafe işletmeciliği yapan avukatlar mesleği bırakmalıdır. Onurlu hukuk insanlarının birleşip baroya gereken saygı ve inancı tekrar kazandırmalıdır. (Van Büyükşehir Belediyesine Kayyım atanma gerekçesini yaratanı yazmıyorum..!)

Söylediklerimin tamamı halk olarak yaptığımız konuşma eleştiri ve önerilerin en asgari, incitmeden yazılabilecek şekilde yazılabileceklerdir. Yazımın dikkate alınmaması halinde daha açık ve direk isimlerle Türkiye kamuoyuna ulaşacak şekilde yazarım.

Kürt halkı ve Demokrasi İnancıyla yaşayan, Dostlarının küçük bir sitemidir..!

Kürt Halkının Özgürlük ve Statü Mücadelesinin Sömürülmesine İzin Vermeyeceğiz..

Doğu Perinçekin yapamadıklarını, yapmak isteyen Yedeklerini içimizde istemiyoruz….

Kürt halkının ve Dostlarının Politik Bilinç ve Siyasi hafızasını Küçük Görenlere, Kaybettireceğiz.

Qaz Bi Qaza Ra

Baz Bi Baza Ra

Mirişka Qot Dîkê Qor Ra

Hevaltî Bike !

Mîr Hasan BEG

mirhasanbeg@gmail.com

Devamını Oku

Kıyamet Kopsa Oy Vermeyeceğim ve Hayırla Yâd Etmeyeceğim, MHP’ye ‘‘Güvenirim’’; CHP’ye Güvenmem!

Kıyamet Kopsa Oy Vermeyeceğim ve Hayırla Yâd Etmeyeceğim, MHP’ye ‘‘Güvenirim’’;  CHP’ye Güvenmem!
11

BEĞENDİM

ABONE OL

1 Mayısı Amacından Uzaklaştıran CHP

İşçi ve emekçiler tarafından dünya çapında kutlanan, birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü; Birçok ülkede tatil günü olan 1 Mayıs’ı işçiler büyük kitle gösterileriyle kutlar. Bazı ülkelerde 1 Mayıs siyasal bir eylem biçimini de alır.

Türkiye’de 2024 yılının 1 Mayısına CHP, 1 ileri 2 geri damgasını vurdu.

CHP kendine yakışanı yine yaptı. Günler önce Genel başkanından il başkanına herkesi Taksim meydanına çağırıp geri çekildi.

CHP bunu hep yapıyor, ekonomik sıkıntılar, hukuksuzluk almış başını giderken. Zenginlerin ha bire vergileri affedilirken, soyguna dönen yap işlet sistemi, kafama göre ihale kanunu varken. Açlık sınırının altında asgari ücret alanın maaşından, 10 bin TL emekli maaşından vergi alınırken. Kısacası işçinin, emeklinin ve fakirin aldığı ekmekten dahi vergi alan adaletsiz bir düzen oluştuğu yerde, CHP, hakkını aramak isteyen Halk kitlelerinin önüne geçip antidepresan görevi görüyor.

Özgür Özel önceki genel başkanlarının yolunda olduğunu ve sadece bir proje olduğunu belli etti. En azından rol icabı olsa da, bozdoğan kemerine set kuran polis ile karşısındaki kitlenin arasına gidip mantıklı bir açıklama yapıp orda ki gergin kitleye makul geri çekilme desteği verebilirdi ve yüzlerce insan o kadar gaz yemez gözaltına alınmazdı; ne yazık ki insanları ortada bıraktı!

Ak Parti ve iktidarı olmadığı kadar sıkışmışken her tarafta açık verip halkla hiçbir bağlarının kalmadığı, yer sofrasından gelip ıstakoz masalarında sapır sapır dökülürken, yine CHP, iktidarın imdadına yetişti. Seçime 4 yıl var iktidar ile CHP (istikşafı görüşmeniz hala aklımızda kötü bir yerdeyken) demokrasi görüşmelerine ortamı yumuşatma icabı iktidara yanaşıyor. Yine halkı umutsuzluğa sürükleyecek.

Ortamı geren ülkeyi kutuplaştıran, istemediği herkese terörist diyen Tayyip Erdoğan’ın uygun gördüğü kadar devam edecekler.

Kürt siyasi hareketi ve Demokrasi güçleri bu zaman boşluğunu çok akıllı ve dikkatli okuyup tavır almalıdır.  Şahsen kıyamet kopsa oy vermeyeceğim ve hayırla yâd etmeyeceğim MHP ye ‘‘güvenirim’’, CHP ye güvenmem!

1 Mayıs’ta aklımdan çıkmayacak; Küçük çocuğun ‘‘okullarda 1 öğün yemek’’ isteği, insan olan herkesin yüreğini yakmalıdır.

Yeni Anayasa Tuzağı

Geçen hafta 1 Mayıs ve yeni anayasa gündemiyle geçti, öyle görünüyor ki; DEM parti akıllı davranıyor, CHP’nin oyununa gelmez umarım. Yol temizliği yapılmadan siyasi partiler kanunu,  belediyeler de eş başkanlık ve seçim kanunu, ayrıca Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarının derhal uygulanması DEM Partinin olmazsa olmaz şartı olmalıdır. Avrupa kendi değerlerini ayaklar altına almışken bizlerin evrensel hukuktan taviz vermememiz gerekir.

Ak Parti iktidarı sona geldiğini anlamışken, hiçbir siyasi hareketin ‘’Demokrasiyi tren gören istediği durakta ineceğini’’ açıkça söyleyen AK Parti’ye umut olmamalıdır.

Ali Erbaş, Sufyan ve Ailesine Mezarda Halay Çektiriyor.

Ali ‘‘Baba’’ ve diyaneti her gün bir falso verip günahlarını açığa çıkarıyor. (Allah’ın Adaletinden sual olmaz!)

Geçen haftaki yazımda ( buradan okuyabilirsiniz ) Irak ziyaretinde ki Arapça soruya cevap vermemesini, milliyetçi duygulara bağladı, hassas duyguları varmış beyefendinin. Hicaz’da son model Amerikan makam aracı ortaya çıkan Ali Erbaşı; sufyan karısı hind oğlu muavi torunu yezid ile mezarlarında ailece halay çekiyordur.

Yeni kaftanının hesabını zor veren ‘‘garibim’’ halife Ömer’in de kemikleri sızlıyordur.

Ali Erbaşa, Bir Kürt Atasözü:

Xwedê; mirova şaş meke,

Şaş qir bera paş meke,

Bera paş qir, qaşqaş meke..!

Özgür Basın Ve Hâk Temelli Gazeteciliğin Emekçisi, Celal Başlangıç’ı Kaybettik.

Hâk temelli gazeteciliğin Türkiye’deki öncülerinden, eleştirel yazılarıyla da demokrasi ve basın özgürlüğü mücadelesinin önemli isimlerinden biri olan gazeteci Celal başlangıç’ı tedavi gördüğü Almanya’nın Köln kentindeki üniversite hastanesinde kaybettik.

2017’nin başında Almanya’ya giden Başlangıç, Artı TV ve Artı Gerçek internet sitesini kurdu. Başlangıç, Artı TV’nin açılışında televizyon ve internet gazetesi çalışmalarını uzun bir süre önce Türkiye’de başlattıklarını belirterek, “Ancak siyasi gelişmeler, basına yönelik saldırılar nedeniyle bir anda kendimizi Köln’de bulduk” demişti.

Türkiye’de özgür basın, demokratik bir ülke için mücadele veren basın emekçisi Celal Başlangıç’a Allah’tan rahmet, yakınları ve çalışma arkadaşlarına başsağlığı dilerim.

AMEDSPOR

TFF 1.Lige Şampiyon olarak çıkan takımımız, taraftarların şampiyonluk sevinçlerini devam ettirerek hedefini lig başlamadan Süper lig olarak açıklamalı ve tüm çalışmalarını bu yönde yapmalıdır; yapacaktır diye inanıyorum…

DİRENE DİRENE KAZANDIK

BU DAHA BAŞLANGIÇ!

Gelecek hafta görüşmek üzere!

mirhasanbeg@gmail.com

            06.05.2024

Devamını Oku

Diyarbakır Web Tasarım Ajansı

Diyarbakır Web Tasarım