Zenginliğin tanımı değişti!
Hani bir evi, bir arabası olup da kendini zengin sanan burjuva var ya, artık yok. Ekonomik durum öyle gösteriyor ki artık fakirsiniz. Öyle ya! Binemediğin araba senin değildir. Son akaryakıt zamlarından sonra sağlık için yürüyüş modası çıktı, züğürt tesellisi işte..
Enflasyon almış başını giderken, hiçbir şey yokmuş gibi davranmanın alemi yok. Zengin zaten etkilenmiyor, zengin daha zengin, fakir daha fakir oluyor. Eskiden bir orta direk vardı şimdi o da kalmadı. Küresel güçlerin plandemi ile ağzımıza taktığı kölelik maskesini özümsedikten sonra, modern kölelerin ne işine özel araç kullanmak. Arkaya ilerleyelim beyleeer!
Küresel senaryonun ülkemizdeki oyuncuları adeta kaos oluşturmak için toplumun sinir uçlarıyla oynuyor gibi. Neden mi? Genel gidişatı kenara bırakıp sadece akaryakıt zamlarına bile odaklansak bu sonuca çıkar.
Akaryakıtta dışa bağımlı olan Türkiye’de, akaryakıt fiyatlarının temelde üç belirleyicisi var. Bunlardan birincisi dünyadaki petrol fiyatları… Bu fiyatlar benzin, motorin ve LPG’nin uluslararası piyasalardaki fiyatını belirliyor. İkincisi petrolümüz olmadığı için bu ürünleri dışarıdan alıyoruz ve döviz cinsinden ödeme yapıyoruz. Bu nedenle doların TL cinsinden değeri ikinci belirleyici oluyor. Üçüncü belirleyicisi de Şair Eşref’ in tabiriyle;
“Vergi miktarını ol mertebe arttırmalı kim,
Sahib-i servet olanlar da züğürt kalmalıdır…”
amacına hizmet eden ve neredeyse hayatımızın vazgeçilmezi haline gelen adını bile bilmediğimiz nice vergiler. Akaryakıtta hem ÖTV, hem de KDV var.
Dünya petrol fiyatlarına yön veren ve piyasayı belirleyen Brent petrol fiyatları 140 dolara kadar çıkınca zammı anında gördük. Motorin fiyatları 25, benzin fiyatları 23 TL’ yi gördü. Fiyatların 100 dolar seviyelerine gerilediği bu günlerdeyse hala indirim yok. %35-40 oranında indirim gelmesi gerekirken gelmiyor. Hatırlayalım bundan kaç ay önce 1 litre akaryakıt 1 dolar civarına sabitlenmiş gibiydi, dolar 14-15 TL aralığında ve gelinen noktada neredeyse 2 dolara merdiven dayadık.
Gel de çık işin içinden. Amaç akaryakıt vergileriyle devlet gelirlerini arttırmaksa en basit bir esnaf mantığıyla bile hareket edilse “vergiyi düşür, sürümden kazan”, hiç olmazsa vatandaş gezsin. Şimdi millet arabayı balkona kaldırdı neredeyse. Akaryakıta zam gelmesi her sektörü etkiliyor, akaryakıtta KDV indirimi gelirse biraz olsun piyasayı rahatlatır gibi görünüyor.
Milletin aklıyla dalga geçercesine akaryakıt fiyatlarına üst üste gelen zamların çok olmadığını savunan milletvekillerini mi dersiniz, milletin yardıma muhtaç duruma düşürüldüğünü görmeyip sosyal yardımlarla övünenleri mi dersiniz, her zam geleceği gün “Avrupa’da akaryakıt fiyatları çok yükseldi 1 euro’ nun üzerine çıktı“ ya da “Türkiye’de ucuz akaryakıt kuyruğu“ başlıklı haberler yapan malum medya mı dersiniz…
İyice rahatsızlık vermeye başlayan bu durumdan çıkış için işin kötü yanı ciddi bir muhalefet anlayışı bile yok. Hatta iddia edebilirim ki mevcut düzenin devamı bile muhalefet sayesinde olacaktır.
02:00
02:00
News
