DOLAR

42,2461$% 0,23

EURO

48,8957% 0,43

STERLİN

55,5621£% 0,24

GRAM ALTIN

5.619,91%0,67

ÇEYREK ALTIN

9.440,00%0,53

BİTCOİN

4433737฿%-0.93097

İmsak Vakti a 02:00
Diyarbakır AÇIK 20°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

“DÜRÜSTLÜK ARTIK EN BÜYÜK CESARET” DİYEN BİR SİYASETÇİ: HİKMET KAPLAN

Yirmi beş yılı aşkın süredir inşaat sektöründe dürüstlüğü ve iş ahlakıyla tanınan Hikmet Kaplan, şimdi de siyasette aynı ilkelerle yol almaya kararlı. 2024 yerel seçimlerinde Yeniden Refah Partisi’ nin Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Kaplan, bugün partinin Gaziantep İl Sorumluluğu görevini sürdürüyor. Siyaseti bir kariyer değil, bir mecburiyet olarak gören Kaplan; “Memlekete hizmet için siyasete atıldım” diyor. Milli Görüş çizgisinden sapmadan, adalet ve samimiyet temelli bir yönetim anlayışı savunan Kaplan ile siyaset, ekonomi, toplumsal adalet ve Diyarbakır’ ın geleceğine dair kapsamlı bir söyleşi gerçekleştirdik.

D.M: Sizi tanıyabilir miyiz?

Hikmet Kaplan: 1976 Diyarbakır doğumluyum. Evli ve dört çocuk babasıyım. Yaklaşık 25 yıldır Diyarbakır’da inşaat sektöründe faaliyet gösteriyorum. Şu anda Yeniden Refah Partimizin Gaziantep İl Sorumlusuyum. 2024 Yerel Seçimlerinde partimizin Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldum.

 

D.M: İnşaat sektöründe ne gibi çalışmalar yürüttünüz?

Hikmet Kaplan: Diyarbakır’ ın çeşitli ilçelerinde bugüne kadar yaklaşık 2000’ e yakın konut inşa ettik. Sadece yap-sat modeliyle çalışıyoruz. Tanıyan herkes bilir, kimsenin hakkını yemem, kimseyi mağdur etmem. Önce işçilerimizin, sonra halkın hakkını teslim ederiz. Samimi ve dürüst biriyim. Aynı hassasiyeti siyasette de korumaya çalışıyorum. Bugün dürüstlük artık en büyük cesaret. Dürüstlük çoğu zaman sistem tarafından tehdit olarak algılanıyor. Ben sözde değil, özde örnek bir hayatla yol göstermeyi tercih ediyorum.

D.M: Siyasete yönelmenizin temel nedeni nedir?

Hikmet Kaplan: Siyasete odaklanmamızın sebebi: çözümsüzlük ve maalesef çok fazla sorun birikti. Kişiler kendilerine çalışıyor. Ne kadar iş yaparsanız yapın, memlekette kalıcı huzur ve çözüm ancak siyaset eliyle sağlanabiliyor. Diyarbakır’ da uzun yıllardır hizmet odaklı bir anlayıştan yoksunuz. Biz artık bu tabloyu değiştirmek zorundayız. Siyasete atılma kararım, bir çözüm iradesinin sonucudur. Biz bu memlekete hizmet etmek istiyoruz. Güzümüz yettiği kadar Diyarbakır’ a, hatta imkânlarımız el verdiği ölçüde Türkiye’ ye ve Ortadoğu’ ya hizmet etmek istiyoruz.

D.M: Milli Görüş çizgisiyle ilişkiniz nasıl şekillendi?

Hikmet Kaplan: Milli Görüş, rahmetli Erbakan Hocamızın öncülüğünde adalet temelli bir siyaset anlayışı sunmuştur. Milli Nizam’ dan, Milli Selamet’ ten, Refah ve Fazilet Partisi’ nden ve şimdiki Yeniden Refah Partisi’ ne kadar çizgisi hep aynı kalmıştır. Bizim inancımız şudur: Dünyada her şeyin modası geçer, ama adaletin zamanı da modası da geçmez. Hiçbir şey bilmesem bile, bu dünyada sadece adaletli olsam bile yeterlidir. İyi düşünüp oradan başladığın zaman doktor olmana gerek yok, profesör olmana gerek yok, mühendis olmana gerek yok, bakan bile olmana gerek yok. Adil olduğun müddetçe dünyaya hizmet edebilirsin. Biz de bu anlayışı benimsiyoruz. İnşallah Yeniden Refah Partisi de bu yolda emin adımlarla yürüyecektir. Politikaları bu yönde ve biz de bu politikaları benimsiyoruz, uygulamada bu değerleri hayata geçirmeye çalışıyoruz. İnşallah bu ülkede bizim de bir dikili taşımızın olmasını istiyoruz. Adaleti savunuyoruz ve bunu pratikte uygulamak istiyoruz. Ben örnek olmak isteyen bir insanım. Teoride değil, pratikte uygulayıcı olarak kalmak istiyorum. Memleketimize eser bırakacak, memleketimizi düzeltecek biri olmak istiyorum. Ama Diyarbakır’ da böyle siyasetçilerin çok nadir olduğunu görüyorum. Bir Prof. Dr. Sacit Günbey’ in, bir Ahmet Bilgin’ in, bir Yusuf Azizoğlu’ nun, bir Feridun Çelik’ in memlekete hizmet ettiğini görüyorum. Ama çok da fazla diğerlerinin hizmetini ben görmüyorum.

D.M: Gaziantep İl Sorumlususunuz. Partinizin Gaziantep gibi büyük bir şehirde gördüğü teveccühü nasıl değerlendiriyorsunuz?

Hikmet Kaplan: Gaziantep’ te partimiz adına Sayın Genel Başkanımızın tensipleriyle görevlendirildim. Şu anda Gaziantep İl Sorumluluğunu yürütmekteyim. Halkın partimize olan teveccühü gerçekten çok fazla. Geçen ay kongremizi gerçekleştirdik, yaklaşık on bin kişinin katılımıyla büyük bir coşku yaşandı. Genel Başkanımızın da katıldığı bu kongre, halkın partimize olan ilgisinin ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor. Gaziantep gibi büyük ve stratejik bir şehirde başarılı olacağımıza inancımız tam.

D.M: “Terörsüz Türkiye” yolunda atılan adımları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Hikmet Kaplan: Terör meselesinde temel sorun samimiyetsizliktir. Bazıları milliyetçiliği, bazıları dini ya da etnik kimlikleri bir araç olarak kullanıyor. Oysa meseleye kardeşlik temelinde yaklaşılırsa bu sorun beş dakikada çözülür. Biz çözümü dışarda değil, kendi öz değerlerimizde aramalıyız. Hazreti Peygamber’ in Medine Vesikası bize bunun örneğini sunar. Gerçek kardeşlik esas alınırsa, çözüm de beraberinde gelir. Benim yapmak istediğim şey: hiç kimseyi kandırmadan, hiç kimseyi sömürmeden çalışmak. Yeter ki halisane duygularla, kardeşçe yaklaşılsın. O zaman bu sorun çok kısa sürede çözülür. Gerçek kardeşlikten yola çıkarsak her şey hallolur.

D.M: Ortadoğu’daki gelişmeleri nasıl yorumluyorsunuz?

Hikmet Kaplan: Bugün Gazze’de yaşananlara bakınca, tepkilerimizi sadece İsrail’e ya da Amerika’ya yöneltmek yetmez. Onlar kendi çıkarlarını koruyor. Asıl sorgulanması gereken, görevini yapmayan İslam ülkelerinin yöneticileridir. Eğer onlar görevlerini yapsalardı, bugün Gazze’de olanlar yaşanmazdı. Gazze’ ye izzet götürmesi gereken Müslümanlardır ama yapmıyorlar. Bizim yeni Selahaddin Eyyubî’ lere ihtiyacımız var. Samimiyetle, adaletle hareket eden liderlere ihtiyaç var. Ama ne yazık ki samimi olmadığımız sürece bu coğrafyada huzur olmaz.

D.M: Toplumsal sorumluluk projelerinde aktif misiniz?

Hikmet Kaplan: Elbette, sosyal sorumluluk projelerini önemsiyorum. Bugüne kadar çeşitli yardım kampanyalarında, eğitim destek projelerinde yer aldım. İmkânlarımız ölçüsünde yetimlere, ihtiyaç sahiplerine ve eğitime destek olmayı sürdürüyoruz. Çünkü siyaset sadece seçim kazanmaktan ibaret değildir; topluma dokunmaktır.

D.M: Diyarbakır’ a nasıl bir siyasi vizyon sunuyorsunuz?

Hikmet Kaplan: Şimdiye kadar izlenen politikaların dışında bir yol izlemek istiyorum. Eğer komşum açsa ve ben rahat uyuyorsam, o zaman kendimi inançlı bir insan olarak göremem. İnsanların Âdem’ den, Âdem’ in topraktan geldiğine inanan biriyim. Bunu sadece sözde değil, pratikte de uygulamak istiyorum. Siyaseti bu bilinçle yapıyorum. Şu an bölgemizde vekillik, bakanlık gibi görevler adeta ömür boyu süren koltuklara dönüşmüş durumda. Aynı isimlerin yıllarca görevde kalması hem vizyonu kısırlaştırır hem halktan koparır.

D.M: Seçim döneminde Diyarbakır’ da yüz bin konutluk proje hedefiniz olduğunu söylemiştiniz. Bu projeyi biraz daha detaylandırır mısınız?

Hikmet Kaplan: Evet, Büyükşehir Belediye Başkan adaylığım sürecinde yüz bin konut hedefi koyduk. Şu an hükümetin bazı bölgelerde yaptığı gibi, pahalı arsalarda değil; taşlık, tarım dışı on bin dönümlük bir arazide bu projeyi hayata geçirmeyi planladık. Hem yerel hem de Diyarbakır dışındaki Diyarbakırlı müteahhitlerimize çağrı yapacaktık. Bu sistemde belediye arsa sağlar, müteahhit inşaatı yapar. Elli bini onlara, elli bini halka olmak üzere konutlar üretilecek şekilde planladık. Bu yöntem, hem adil hem de sürdürülebilir olurdu. Ancak rant elde edilemeyeceği için ilgi gösterilmiyor.

D.M: Türkiye’deki ekonomik sorunlar ve adalet anlayışı konusunda ne düşünüyorsunuz?

Hikmet Kaplan: Ekonomideki bozulmanın temelinde adaletsizlik var. Mal ve mülk sadece belirli kesimler arasında dolaşıyorsa, o ülkede adaletten söz edilemez. Ekonomi ile adalet arasında doğrudan bir ilişki vardır.  Bugün Türk lirası değerini koruyamıyorsa, bu adaletin zedelenmiş olmasındandır. Enflasyon varsa, yolsuzluk vardır. Benim en çok savunduğum şey, hırsızlığın olmadığı bir ülkede huzurun ve kardeşliğin sağlanabileceğidir. Bizim meselemiz samimiyet. Adil ve dürüst bir yönetim anlayışıyla bu millet refaha ulaşır.

D.M: Partiniz adına üye çalışmaları yürüttüğünüzü biliyoruz. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Hikmet Kaplan: Partiye geldiğimden beri Diyarbakır’ da dört binden fazla yeni üye kazandırdım. Bu da halkın bize duyduğu güvenin göstergesidir. Biz bu güvene layık olmak için çalışıyoruz. Bu teveccüh bizim için bir yük değil, onurlu bir sorumluluktur.

 

D.M: Peki, Diyarbakır’ da bugüne kadar yapılan yatırımlar ya da hizmetler konusunda ne düşünüyorsunuz?

Hikmet Kaplan: Şu an belediyeye bakalım… Bir yıldan fazla bir zaman geçti, Diyarbakır’ a ne kazandırdılar? Tramvay gibi projeleri hâlâ hayata geçiremeyen bir şehirde yaşıyoruz. Yıllardır sadece proje olarak mevcut olan bir tramvay projesini, hizmet ve başarı olarak sunuyorlar. Dağları delen şehirler var. Biz Diyarbakır düzlüğüne bir durak yapacağız, ray döşeyeceğiz, birkaç metrobüs alacağız. Bu mu zor? Maalesef, Diyarbakır’da hizmet anlayışı diye bir şey yok. Hangi parti gelirse gelsin kendi çıkarını koruyor. Hizmet değil, rant peşindeler.

 

D.M: Sıkça dile getirdiğiniz “koltuk sevdası” meselesi hakkında ne söylemek istersiniz?

Hikmet Kaplan: Maalesef, birçok kurumda koltuklar adeta miras gibi devrediliyor. Ticaret odalarından esnaf birliklerine kadar, yıllardır aynı kişiler aynı görevlerde. Oradaki koltuklar öyle bir yapışkan ki, bir kere oturan bir daha kalkmıyor. Yıllardır aynı isimler, aynı sistem. Bu koltuklarda bir fark ortaya koyamıyorsan orada oturmanın bir anlamı yok. Koltuğun sadece süresi dolduğu için değil, gerçekten görevini yapmadığın için bırakılması gerekir. Ama bırakılmıyor.

 

D.M: Mevcut sistemin değişmesi için çözüm öneriniz nedir?

Hikmet Kaplan: Tek kelimeyle adalet. Eğer adalet varsa, insanlar faize bulaşmaz, geçimini sağlar, huzur bulur. Adaletin olduğu yerde huzur da olur, ekonomi de düzelir, insanlar birbirine güven duyar. Bizim mücadelemiz teorik değil; pratikte, hayatın içinde adil bir yönetim için.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

HAYVANLARIN SEVGİ DİLİ

Diyarbakır Web Tasarım Ajansı

Diyarbakır Web Tasarım