DOLAR

41,8771$% 0,32

EURO

48,8873% 0,53

STERLİN

56,2158£% 0,33

GRAM ALTIN

5.675,40%-2,53

ÇEYREK ALTIN

9.891,00%0,29

BİTCOİN

4461027฿%-1.74869

İmsak Vakti a 02:00
Diyarbakır AÇIK 21°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

TBMM Başkanı Kurtulmuş: Ortak Bir Gelecek İnşa Etme İradesinden Başka Bir Çıkış Yolumuz Yok

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, Diyarbakır’da sivil toplum kuruluşları (STK) temsilcileriyle bir araya geldi. Görüşmede barış süreci, toplumsal birliktelik ve çatışmasızlık ortamının kalıcı hale gelmesi yönünde önemli mesajlar verdi.

Diyarbakır’daki temaslarını sürdüren Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş ve Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyeleri, Diyarbakır’da sivil toplum kuruluşları (STK) temsilcileriyle bir araya geldi.

Burada bir konuşma gerçekleştiren Kurtulmuş, Diyarbakır sokaklarında halkın gözlerinde umut ve sevinç gördüğünü belirterek, Türkiye’nin artık silahların konuşmadığı, barışın ve kalkınmanın öne çıktığı yeni bir döneme girmesi gerektiğini vurguladı.

“Belki de insanlık tarihinin en önemli kırılma noktalarından birisinden geçiyoruz.” ifadelerini kullanan Kurtulmuş, “Olaylar, tahmin ettiğimizden çok daha hızlı ve çok daha değişken bir şekilde seyrediyor. Ve ne yazık ki, dünyanın bütün büyük güçlerinin mücadele alanı, tarih boyunca olduğu gibi yine bizim de içinde bulunduğumuz bu coğrafyada… Hemen her gün bambaşka bir olay oluyor, her gün başka bir denklem ortaya çıkıyor. Ve bu çerçevede maalesef, şöyle geriye doğru sardığınızda filmi, hiç de bölge halklarının lehine olan gelişmeler görmüyoruz. Dolayısıyla bunun uyarıcı bir alarm olmasını hepimizin görmesi gerekiyor.” dedi.

“Ortak bir gelecek inşa etme iradesinden başka bir çıkış yolumuz yoktur”

Türkiye’nin ortak bir gelecek inşa etme iradesinden başka bir çıkış yolunun olmadığını belirten Kurtulmuş, “Bugün siyonist emperyalizmin açıkça ortaya koyduğunu, aslında dün daha fazlasıyla emperyalist güçler farklı veçheleriyle ortaya koymuşlar. Yani onlar bölünmeyi, parçalanmayı, dağılmayı söylüyorlarsa; biz de bütünleşmeyi, birleşmeyi, beraber olmayı, birlikte ortak bir kadere doğru hareket etmeyi ortaya koymak zorundayız. İşte komisyonumuzu harekete geçiren en önemli nedenlerden birisi, bu gerçeğin Türkiye’nin çok farklı toplum kesimleri tarafından anlaşılmış olmasıdır. Yani bizim birlikte ortak bir gelecek inşa etme iradesinden başka bir çıkış yolumuz yoktur.” diye belirtti.

Çatışmalı sürecin bıraktığı tahribatı dile getiren Kurtulmuş, “Türkiye’nin maalesef yaklaşık 50 yılına mal olmuş olan bu silahlı çatışma, terör dönemi, on binlerce insanın hayattan koparılmasına ve en az da iki trilyon dolar gibi büyük bir maliyete sebep olmuştur. Bu maliyeti Kürt de ödedi Türk de ödedi Sünni de ödedi Alevi de ödedi. Bu, Türkiye’nin, 86 milyon yurttaşın tamamının ödediği bir maliyettir. Dolayısıyla bunu tersine çevirmemiz, birliği, beraberliği, bütünlüğü ortaya koymamız lazım.” ifadelerini kullandı.

“İnşallah gönüllü bir şekilde birlikteliğe, kardeşliğe çevirecek bu projeyi ortaya koyacağız”

Terörsüz Türkiye sürecinde gerçekleştirilen çalışmalara değinen Kurtulmuş, şunları kaydetti:

“Birlik ve beraberlik içinde olabilmemiz için hem tarihi müktesebatımız fevkalade güçlüdür hem de bugünün gerekleri bizi bir arada bulunmaya mecbur kılmaktadır. Bunu, inşallah gönüllü bir şekilde birlikteliğe, kardeşliğe çevirecek bu projeyi ortaya koyacağız. Bunun için bu süreç başlatıldı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki 11 farklı siyasi parti bir araya gelerek, sürekli bir takdire şayan mesai harcıyor. 5 Ağustos’tan bu yana 15 farklı oturum düzenledik. Bu oturumlarda toplumun farklı kesimlerinden insanlar dinlendi. Bu dinlenenlerin arasında STK temsilcileri, kanaat önderleri oldu. 16 STK temsilcisi de Diyarbakır ilimizden, yani Diyarbakır merkezli kuruluşlarımız vasıtasıyla dinlediğimiz arkadaşlardı.”

Kurtulmuş, “Herkes, kendi bulunduğu yerden, kendi anlayışı çerçevesinde söyledi ve herkes de saygıyla dinledi. Ama bir tek kişi bile ‘Artık barış olmasın, savaşlar durmasın, bu terör bitmesin, Türkiye bu mücadeleyle, bu terörle yıllarını heba etsin’ diye bir teklif getirmedi. Herkes, terörün bitmesini, silahların susmasını, kardeşliğin hâkim olmasını isteyen temennilerde bulundu. Bir kısmı açık tekliflerde bulundu. Bunların hepsi de Türkiye içindi.” ifadelerine yer verdi.

“Bu sürecin başarılı olabilmesi için Kürdün hukukunu, onurunu; Türk’ün de gururunu koruyabilmektir”

“Şimdi geldiğimiz noktada, daha dikkatli, daha titiz olmamız gereken bir sürece girdiğimizi açıklıkla ifade etmek isterim.” diye belirten Kurtulmuş şunları söyledi:

“Karşımızdakini, gelinen bu noktada incitmemek için, yanlış bir şey söylememek için, hatalı bir şey söylememek için herkes diline dikkat etmelidir. Dünya sadece hepimizin ait olduğu siyasi partilerden ibaret değildir. Türkiye de sadece kendi siyasi çatımızdan ibaret bir çatı değildir. Türkiye, 86 milyonun hepsini kapsayan büyük bir çatının adıdır. Dolayısıyla sözümüzü sadece kendi siyasal alanımıza değil, Türkiye’nin bütününe söyleyeceğiz.”

Konuşmasının devamında Kurtulmuş, “Bunun için, eğer zehirli, kırıcı, yıkıcı bazı şeyler konuşacaksak, 100 düşünüp bir kere konuşacağız. Burada, en başından, ilk toplantıdan itibaren söylediğim bir şeyi bir kere daha altını çizerek, üstünü çizerek ifade etmek isterim, değerli arkadaşlar: Bu süreç zor bir süreçtir. Bu sürecin başarılı olabilmesi için ‘altın anahtar’, ‘altın oran’ diye bir şey varsa, o da Kürdün hukukunu, onurunu; Türk’ün de gururunu koruyabilmektir. Bu dengeyi sağlayabildiğimiz takdirde, yani bu memlekette Kürt diyecek ki: ‘Evet, benim hakkım hukukum korunuyor, benim onurum gözetiliyor, benim insan olmaktan gelen haklarım ortaya konuluyor.’ Diğer taraftan da Türkiye’nin nüfus olarak büyük çoğunluğunu oluşturan Türkler diyecek ki: ‘Evet, iyi bir şey oluyor; vatan bölünmüyor, toprak elden gitmiyor, millet parçalanmıyor, Türkiye emperyalistlerin oyuncağı olmuyor.’ Bu dengeyi kurmak için hepimizin ortak bir aidiyet duygusuyla hareket etmesi lazım.” dedi.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Amed Bu Akşam Rojin İçin Işık Yaktı: “Karanlığı, Işığımızla Aşacağız!”

Diyarbakır Web Tasarım