DOLAR

41,9963$% 0,23

EURO

48,7451% 0,43

STERLİN

55,9475£% 0,23

GRAM ALTIN

5.599,75%1,25

ÇEYREK ALTIN

9.612,00%0,14

BİTCOİN

4605795฿%1.64798

İmsak Vakti a 02:00
Diyarbakır PARÇALI AZ BULUTLU 20°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

SİVEREK’TE BİR İŞ CİNAYETİ…

Dünyanın, ebedi bir huzura kavuşmak  için çile çekilen   geçici bir çilehane olduğuna inanlar son nefeslerine kadar hiçbir şeyden şikayet etmeyip , hiç kimseye neden oldukları çok  kötü bir durumdan   dolayı dahi   sitem  etmeden dervişane bir sabırla alın yazısı olduğuna inandıkları  çilelerini  çekmeye devam ederler.

Onu yıllar önce tanıdığımda Tanrı’nın dünyada  çile çekmek için yarattığı kulları  da varsa eğer  o kullardan biri de kesinlikle  budur diye düşünmüştüm.

Henüz iki  yaşındayken annesini kaybetmesi ona daha o yaşta  artık  nazlanacak hiç kimsesi olmadığını çok acı bir şekilde öğrettiğinden hayatı boyunca hiç kimseden hiç bir beklentisi olmadan , hiç kimseye hiçbir şey için sitem etmeden hayatın karşısına çıkardığı her türlü zorluklara karşı  içinde fırtınalar koparak yaşardı.

Bunun en önemli nedeni  ise   dünyada karşılık beklemeden sevmenin bir bedene bürünmüş hali olan bir  anneden  yoksun olmasının  daha o küçücük bir çocukken  ruhunda yarattığı o kocaman   boşluğun  hiç  bir zaman kaybolmamasıydı belki de…

Çünkü mihnetiz yardım istenen , teklifsiz aranan, karşılıksız bir  sevgidir anne .

Doğumdan hemen sonra  kesilen kordon bağı yerine hiç bir gücün bir ömür boyu asla kesemeyeceği bir sevgi bağını anında kuran   ve ilerde kendisini ne kadar  üzerse üzsün aralarında ördüğü o sevgi bağından aldığı  güçle  yavrusunu her zaman affetmenin bir bahanesini anında mutlaka bulan  nevi şahsına münhasır bir canlıdır anne.

Yanında olmasa da var olduğunu bile bilmek güven veren , yokluğu ise  katlanılmaz olandır.

Seni uzaktan izleyip  sen farkında bile olmadan her konuda  yardımlar planlayan, karşılıksız seven , teklifsiz  her şeyini verendir anne.

Annesizlik ise,  size  gölgenizden bile   daha yakın olanın  tarifsiz acısına  bir ömür boyu katlanamamak,  hayat  enerjinizin çok büyük bir kısmını   ölünceye dek  kaybetmek,  hayatınızda her zaman var olan , bir lütuf , bir değer değil de size verilmiş bir hak olarak algıladığınız kişinin varlığından artık yoksun kalmaktır.

Bundan dolayıdır ki ilerleyen  yaşlarda artık  her  konuda kendine yetse  bile, yine de  her başı  sıkıştığında yardım istemeden kendisine   yardım edecek  bir  annesi olmamasının  yüreğini gizlice kanattığını bazen   birdenbire durgunlaşan bakışlarından anlardınız.

Çok küçük yaşta annesini kaybetmesinin travması  onun  yalnızca sevdiklerini   kaybetmemek için sevdiklerine koşulsuz  ve de itaatkar bir sevgiyle bağlanmasına sebep olmamış,

çocukken kendisinden esirgenen  sevginin ve şefkatin eksikliğini kendisini tüm benliğiyle ailesine teslim ederek çocukken ruhuna yaralayan o sevgi ve şefkatin eksikliğini onlardan beklerken ,  onlara yalnızlığın o kahredici duygularını  yaşatmamanın  kutlu bir gayreti içinde de olmuştu  hep.

Sevdikleri her zaman  ve koşulda haklıydı onun için. Sevdiklerinin her isteği ( gücünün sınırlarını oldukça aşsa da) sorgusuz sualsiz yerine getirilmeliydi.

Oldukça ender bulunduğu neşeli ortamlarda  ise konuşurken içindeki çocuksu heyecanı ele vermemek için genellikle göz temasından kaçınır , bulunduğu ortamın samimiyetine ikna olduğu durumlarda ise üzerindeki ürkekliği atarak  ortalama bir zekanın kolay kolay  algılayamayacağı zekice  espriler  yapardı.

Zihinleri  menfaat ilişkilerine kilitlendiğinden,  çıkar çatışması ve her türlü bencilliklerin gönül gözünü körelttiği  bir çok insan müsveddesinin  aksine günümüz dünyasında  yalnızca emeğiyle var olmaya çalışan  şikayet etmek yerine tahammül etmeyi içselleştirmiş  çile mahkumu bir  dervişti sanki

Geçmişte çile, şikayet etmek yerine tahammül etmeyi öğrenip   ”Herkesi kendinden üstün görme” olgunluğuna erişmek  ve  vakti geldiğinde de  bir tabut içinde ebediyete hoşça yolcu edilmek için  bir dervişin   bir şeyh nezaretinde karanlık bir hücrede yalnız başına kırk gün süre ile    kendini dünyevi tüm  zevklerden arındırarak  çile odasında  sürekli ibadetle meşgul olma  olayıydı.

Tasavvuftaki çile isteğe bağlı  ve   bir ömür  boyu değil  de çile odasında  yalnızca  kırk gün olmasına karşın   günümüz dünyasında  bazı insanlar için ise isteğe bağlı değil de  şartların da zorlamasıyla şimdi toplum içinde  ve  ne yazık ki artık bir   ömür boyu sürmektedir.

Ve bugün  dervişlik, artık çile odasında  yalnızca 40 gün gün çile çekerek  tasavvuf öğretisine konu olan kamil insan olmak değil, bireylerinin  çoğunun gönül gözü körleşmiş bir toplum içinde  bir ömür boyu çile çekerken çocuklarının  rızkı için  vicdan yoksunu,  merhamet yoksulu işverenler arasında onurunu koruyarak var olmaya çalışmaktır.

Sevgili Cuma’m…

Ey çocuklarının rızkı için şikayet etmek yerine tahammül etmeyi seçmiş emekçi kardeşim.

Ey kara yazgısı için Tanrı’ya sitem etmeden bir ömür boyu çilesini dervişane bir olgunlukla yaşayan, abdestli dinsizlerin cirit attığı bir ülkede bir ömür boyu çile çekmeye mahkum edilmiş takkesiz ,  cübbesiz  mümin.   

Sen vicdanı kâr hırsının  esiri olmuş , serveti çok olsa da merhametin kırıntısına dahi sahip  olmayan bir işverenin “iş kazası” adı altında soğukkanlılıkla  işlediği bir cinayetin kurbanı oldun. Bunu biz geride bıraktıkların olarak bir kenara yazıyoruz…

GÜLE GÜLE TEBESÜMÜNDE BİLE  HÜZÜN GİZLİ ADAM…

GÜLE GÜLE ŞİKAYET ETMEK YERİNE  TAHAMMÜL ETMEYİ   BENİMSEMİŞ  ÇİLE MAHKUMU DERVİŞ…

MEKANIN CENNET OLUR İNŞALLAH.

NOT: Siverek’teki yerel basın ve  sivil toplum kuruluşlarının iş cinayetleri konusundaki sessizliği bir başka merhametsizlik örneğidir sanki.

 

 

 

 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

SEVGİ AYDIN AKYALÇIN – SİGORTA SEKTÖRÜNDE GÜVENİN ADRESİ

HIZLI YORUM YAP

Diyarbakır Web Tasarım